DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), tüm dünyada çocukluk çağında görülen en yaygın görülen nörogelişimsel bozukluklardan biridir.


GÖRÜLME SIKLIĞI

Toplumdaki DEHB yaygınlığı yaklaşık olarak çocuklukta %8, ergenlikte %6 ve erişkinlikte %4 olarak bildirilmektedir. Bu oranlar zamanla değişebilmektedir.  Yani ortalama her 20-30 çocuktan birinin DEHB olduğu düşünülmektedir.


NEDENLERİ

Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, çevresel, genetik ve nörolojik faktörlerin bir araya gelmesi ile yani multifaktöriyel oluştuğu kabul edilmektedir. Genetik özellikler DEHB gelişimi için önemli bir risk faktörüdür. DEHB' nin genel olarak yaygınlığı erkek çocuklarda kız çocuklara göre daha yüksektir.  


BELİRTİLERİ

Nörogelişimsel bir bozukluk olması nedeniyle belirtiler çocukluktan itibaren görülür. Çocuğun okula başlamasıyla birlikte daha fark edilir hale gelir. Yaş, cinsiyet ve bireysel özelliklere göre belirtiler çeşitliliği, sıklığı ve şiddeti değişkenlik gösterebilir. Bazı belirtiler zaman içinde ortadan kalkabilir. Net bir belirtiden ziyade belirtiler kümesinden bahsetmek daha doğrudur. DEHB’ nin temel belirtileri dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik olmak üzere 3 ana kategoride toplanabilir.

Dikkatsizlik Belirtileri

Hiperaktivite Belirtileri

Dürtüsellik Belirtileri


TANILAMA

Doğru tanı ve tedavi bireyin yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir. Hem çocuklarda hem de yetişkinlerde uygun tedavi yaklaşımlarıyla sosyal, akademik ve mesleki başarı sağlanabilir. DEHB tanısı uzman bir klinisyen tarafından öykü, klinik gözlem ve muayene ile ayrıntılı psikiyatrik inceleme ile konmaktadır. Tanı sürecinde sıklıkla dikkat testlerinden de yararlanılır. Ancak dikkat testlerinin direk tanı koydurucu olmadığı, tanılama sürecinde klinisyene önemli veriler sağlayan yardımcı bir araç olduğu unutulmamalıdır.


TEDAVİ

Tedavi, bireye özgüdür. İlaç tedavisi, psikoterapiler, aile eğitimi, beceri kazandırma uygulamaları gibi yaklaşımlar tek başına ya da birlikte kullanılabilir. Bireyin yaşı, belirtilerin şiddeti, ek psikiyatrik tanı varlığı, yaşadığı zorluk alanları, işlevsellik düzeyi gibi birçok faktör göz önüne alınarak planlanır.